Çok Partili Demokratik Hayat Denemeleri

Çok Partili Demokratik Hayat:

Demokrasilerin düzgün işleyebilmesi için birden fazla partiye gerek vardır. Siyasi partiler demokratik hayatın ve çoğulculuk sisteminin vazgeçilmez unsurlarıdır.M. Kemal Türk milleti için en uygun yönetim şeklinin çok partili sisteme dayalı cumhuriyet ve demokrasi anlayışı olduğunu biliyordu. Çok partili demokratik rejimlerde halk, siyasi partiler aracılığıyla kendi düşüncelerini serbestçe ifade etme özgürlüğüne sahipti. Ayrıca muhalefet partileri iktidar partisini denetleme yetkisine de sahip oluyordu. . M. Kemal bu nedenle çoklu parti için çalışmaların başlanmasını istiyordu. M. Kemal çok partili hayata geçişe öncülük etmiş, ilk siyasi partiyi kurmuşlardır.

M. Kemal’in isteği ile çok partili rejim denemeleri için kurulacak partiler ülke rejimini tehdit edince çok partili rejim denemelerine bir süre ara verilecek. 1946’da Demokrat Parti kurulması ile çok partili hayat başlayacak. 1950’ya kadar Cumhuriyet Halk Fırkası iktidarda kaldı.

a) Cumhuriyet Halk Fırkası (9 Eylül 1923)  

Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı döneminde “Anadolu ve Rumeli Müdafaa­yı Hukuk” grubunu kurdu. Bağımsızlığın kazanılmasıyla görevini tamamlayan bu grup daha sonra Atatürk'ün emriyle Halk fırkası adını aldı.           (9 Eylül 1923). Cumhuriyetin ilanından sonra ise ismi değiştirilerek Cum­huriyet Halk partisi oldu. Böylece cumhuriyet tarihinin ilk siyasi partisi kurulmuş oldu. Partinin başkanı M. Kemal oldu. Partinin programı, M. Kemal’in yapmayı planladığı yenilikleri kapsıyordu. 1950 yılına kadar sürekli iktidarda kalmıştır.

Özellikleri:

  • TC’nin il siyasi partisidir.
  • Halk Partisi adı ile kurulmuş, cumhuriyetin ilanından sonra “Cumhuriyet Halk Partisi” adını almıştır.
  • I. Mecliste oluşturulan Müdafaa-i Hukuk grubunun partileşmiş durumudur.
  • Tüm ulusun partisidir.
  • Cumhuriyet devrimleri bu parti ile gerçekleştirilmiş ve yerleştirilmiştir.
  • Programın temeli 6 ilke çerçevesinde oluşmuştur.
  • Ekonomide Devletçilik ilkesini benimsemiştir.

NOT: M. Kemal, başlangıçta asker olup milletvekili olanlardan ya siyasete ya da orduya geri dönmelerini istemiştir. Böylece ordu siyasetten ayrılmıştır.

b) Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (17 Kasım 1924) 

Cumhuriyetin ilanından sonra mecliste, yönetimdeki Cumhuriyet Halk Fırkası’na karşı bir muhalefet oluştu. CHP’nin meclis üzerinde baskı yaptığı iddia ediliyor, bu baskının kaldırılması isteniyordu.

Bu parti, kurtuluş savaşında Atatürk'le aynı saflarda bu­lunmuş olan bir grup sivil ve asker tarafından kuruldu. Bu kişiler Kazım Karabekir (partinin başkanı) Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy, Refet Bele, Adnan Adıvar'dı.

Atatürk yeni kurulan partiyi olumlu karşıladı. Çünkü de­mokrasilerde çok parti olmalıydı. Aynı zamanda hüküme­tin denetlenmesi için de muhalefet partilerinin bulunması gerekliydi. Demokrasinin yerleşmesi için bu gerekliydi.

Özellikleri:

  • TC’nin ikinci siyasi, ilk muhalefet partisidir.
  • M. Kemal’e ve devrimlere karşıdır.
  • Eski düzen yanlılarınca desteklenmişlerdir.
  • Ekonomide liberalizmi (serbest ekonomi) savunmuştur.

Terakkiperver Cumhuriyet fırkası demokratik hayatı be­nimsemekle beraber dini inanışlara saygılıyız görüşüne de ağırlık veriyordu. Programında “Parti dini inançlara saygılıdır” görüşünün yer alması cumhuriyet karşıtlarının parti içinde toplanmasına neden oldu. Kısa zamanda amacından sapan parti, aynı zamanda inkılâpları benimsemeyen kişilerin sı­ğınabileceği bir yer durumuna geldi. Doğuda çıkan Şeyh Sait ayaklanmasında, partinin bazı yöneticilerinin de rolü olduğu gerekçesiyle, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kapatıldı (5 Haziran 1925). Henüz çok partili hayata geçme zamanının gelmediği anlaşıldı.

Şeyh Sait Ayaklanması (13 Şubat 1925)

Sebepleri:

  1. Cumhuriyet yönetimini kendi çıkarlarına aykırı gören kişilerin “Din elden gidiyor!” parolasıyla bir kısım halkı kışkırtmaları
  2. Şeyh Sait ve adamlarının saltanat ve hilafeti geri getirmek istemeleri
  3. Terakkiperver Cumhuriyet Partisi’nin sert muhalefeti, laiklik karşıtı görüşleri
  4. İngiltere’nin, o sıralarda görüşülen Musul meselesini kendi çıkarları doğrultusunda çözebilmek için bölge halkını kışkırtması ve ayaklanmaları desteklemesi
  5. Doğu ve Güneydoğu’da ayrılıkçı akımların gelişmesi

Şeyh Sait adında bir kişi, etrafına topladığı cahil kişilerle hükümete karşı ayaklandı. İsyanın amacı; Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak ve Osmanlı devlet düzenini geri getirmekti. Ayaklanma, 13 Şubat 1925’te Diyarbakır-Ergani ilçesinin Piran köyünde başlayarak kısa sürede Elazığ, Erzurum, Muş, Bitlis ve Diyarbakır’da etkili oldu, bölgeye yayıldı. İngilizler isyancılara silah ve cephane yardımında bulundu. Ali Fethi Okyar Hükümeti isyanın bastırılmasında başarılı olamayınca istifa etti. Yeni hükümeti kuran İsmet Paşa aldığı askeri ve siyasi önlemlerle isyanı bastırdı.

Alınan Önlemler:

  1. Bölgeye ordu gönderilmiştir.
  2. Bölgesel seferberlik ilan edildi (Doğu ve Güneydoğu’da).
  3. Takrir-i Sükûn (Huzuru Sağlama) Yasası çıkarıldı (4 Mart 1925). Bu kanun 1929 yılına kadar yürürlükte kaldı.
  4. İstiklal Mahkemeleri kuruldu, suçlular cezalandırıldı.

Sonuçları:  

  1. Ayaklanma bastırıldı, ancak Türk ordusu yıprandı.
  2. Ayaklanmada rolü olduğu gerekçesiyle Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kapatıldı (5 Haziran 1925).
  3. Ayaklanma nedeniyle Musul sorunuyla yeterince ilgilenilememiş ve Irak İngiltere’ye verilmiş (1926-Ankara Ant.)
  4. Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmaya yönelik ilk isyan bastırılmıştır.
  5. Türkiye’de çok partili hayata geçiş için yapılan ilk deneme başarısızlıkla sonuçlanmıştır.
  6. Şeyh Sait İsyanı, Türkiye’de çok partili hayata geçiş için ortamın uygun olmadığını ve henüz demokrasinin tam anlamıyla uygulanamadığını göstermiştir.

NOT: Şeyh Sait ayaklanması cumhuriyete ve inkılâplara karşı yapıl­mış ilk büyük isyandır.

Atatürk'e Suikast Girişimi – 16 Haziran 1926

1-  16 Mart 1926’da İzmir’e gidecek olan M. Kemal’e bir suikast tertiplenmiştir.

2-  Planın haber verilmesi üzerine suikastçılar yakalanmış ve İstiklal Mahkemelerinde yargılanarak cezalandırılmıştır.

3-  Bu girişimin amacı, inkılapların yapılamasına engel olmak ve laik rejimi yıkmaktır.

 

c) Serbest Cumhuriyet Fırkası (12 Ağustos 1930):

1929–1930 yılında, Dünyada büyük bir eko­nomik kriz yaşandı. Ülkemiz de bundan etkilendi. Hükü­metin ekonomik programı bazı milletvekilleri tarafından eleştirildi. Mustafa Kemal “yeni bir parti kurulursa hükümet daha iyi denetlenebilir” diyordu. Ekonomik bunalımlar karşısında yeni çözümlerin ortaya konmasını, iktidarın daha iyi denetlenmesini, halkın görüşlerinin tam yansımasını, demokrasinin daha sağlıklı işlemesini istiyordu. Bu amaçla yakın arkadaşı Fethi Okyar'a yeni bir parti kurmasını istedi. Böylece Türki­ye'nin üçüncü partisi olan Serbest Cumhuriyet Fırkası Fethi Okyar'ın başkanlığında kuruldu (12 Ağustos 1930).

Özellikleri:

  • TC’nin üçüncü siyasi, ikinci muhalefet partisidir.
  • Cumhuriyet ve laiklik ilkelerine, devrimlere bağlı ve saygılıdır.
  • Ekonomide Liberalizmi savunmuştur.

Demokrasinin gereği olarak kurulan bu parti kısa sürede laikliğe karşı olanların toplandığı bir parti haline geldi.

Fethi Bey, partinin devlet için tehlikeli olmaya başlaması üzerine partiyi kapatmak zorunda kaldı (17 Kasım 1930).

Menemen Olayı (23 Aralık 1930)

Sebepleri:

  1. Cumhuriyete ve laikliğe karşı olanların din uğruna hareket ettiklerini açıklayarak “Din elden gidiyor!”sloganı ile ayaklanma çıkarması
  2. Serbest Cumhuriyet Partisi’nin Ege Bölgesi’nde gericilerin denetimine girmesi
  3. Laiklik karşıtı eylemlerin artması üzerine partinin kapatılması, bölgedeki Nakşibendî tarikatının partinin kapatılmasına tepki göstermesi

Derviş Mehmet adındaki kişi, etrafına topladığı cahil insanlarla “Şeriat isteriz!” sloganıyla 23 Aralık 1930’da İzmir-Menemen’de ayaklandılar. Ayaklanmayı bastırmak isteyen Öğretmen Asteğmen Kubilay, isyancılar tarafından şehit edildi.

Bunun üzerine Menemen’e askeri birlikler gönderilerek ayaklanma bastırıldı, isyancılar yargılanarak cezalandırıldı.

NOT: Cumhuriyete ve laik düzene karşı girişilen ikinci büyük gerici ayaklanmadır.

NOT: Türkiye’de laik devlet düzeninin henüz yeterince olgunlaşmadığı, çok partili hayata geçmek için henüz elverişli ortamın oluşmadığını ortaya koymuştur. M. Kemal, bu olaydan sonra çok partili siyasi yaşama ara vermiştir.

NOT: Ülkemizde çok partili siyasi hayata tam olarak 1946 yılında geçilmiştir.

NOT: 1946 yılına kadar devlet tek parti ile yönetilmek zorunda kaldı. Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan Cumhuriyet Halk Partisi’nden ayrılıp Demokrat Parti’yi kurdular. 1946 yılında Cumhuriyet Halk Partisi seçimleri kazandı. 1948 yılında Millet Partisi kuruldu. 1950 yılındaki seçimleri Demokrat Parti kazandı.

Yorum bölümü sadece üyelerimize açıktır...

Yorumlar   

# Kubbb 18-12-2017 09:56
ATATÜRKÜME SUİKAST EDENLER UMARIM YANIYORDUR CEHENNEMDE. ATATÜRKÜ BENDEN DAHA FAZLA SEVDİĞİNİ İDDİA EDEN VARSA HER TÜRLÜ DÜELLOYA GELİRİM
Yöneticiye raporla
# hamido.kral 18-10-2015 06:13
Mustafa Kemal Atatürk'e Suikast girişimi (15 Haziran 1926 ) Yani İzmir Suikastı Neden Bilgi Olarak Verilmedi ?
Yöneticiye raporla
# sosyalbilge.com 18-10-2015 16:08
Mustafa Kemal' e Suikast Girişimi ile ilgili bilgi sitemizde bu yazıda bulunmaktadır.B azen web tarayıcılırında n kaynaklı olarak yazının bazı bölümleri reklam içeriği altında kalmaktadır. Saygılarımızla. ..
Yöneticiye raporla
# uzuntas 05-05-2014 09:57
Saolun yardımcı oldunuz
Yöneticiye raporla
# vol.i.bie 20-02-2014 15:04
eyw admın sagol odev vardı tek bu sayfada yazıodu teşekürler
Yöneticiye raporla
# volkannnnn 20-02-2013 11:42
ödev için güzel site yapışınız
Yöneticiye raporla
# mustafab 29-04-2012 15:22
helal olsun gercekten yararlı bılgıler var...
Yöneticiye raporla
# Ayşenur 16-03-2012 19:23
saolun abiler tam isteğim gbi ama bide yazması var ama bn bişeyler yaparm merak etmeyin ;-) uykum gldi yaa
Yöneticiye raporla
# Eren 29-02-2012 18:34
Saol yinede biraz işime Yaradı gbi
Yöneticiye raporla
# Ebubekir 16-02-2012 15:29
Vallahi çok güzel bir site hep ziyaret etcem kesinlikle çok güzel bilgiler var helal olsun
Yöneticiye raporla
Top