Osmanlı Padişahları

Kanuni Sultan Süleyman(1520-1566)

 

Yavuz Sultan Selim'in Şark Çıbanı hastalığından ölmesi üzerine oğlu I. Süleyman herhangi bir taht kavgasına girmeden padişah olmuştur. Çünkü Yavuz'un hayattaki tek oğluydu.
DÖNEMİN OLAYLARI VE ÖZELLİKLERİ

A)- İÇ İSYANLAR:

1)- CANBERDİ GAZALİ İSYANI: Yavuz tarafından Suriye Valiliğine atanan eski Memlük komutanlarından Canberdi Gazali, Yavuz'un ölümünü fırsat bilerek ayaklanmış ve ortadan kaldırılmıştır.
2)- AHMET PAŞA İSYANI: Kanuni tarafından Mısır'a vali olarak gönderilen Ahmet Paşa ayaklanmış ve ortadan kaldırılmıştır.
NOT: Bu iki isyan Memlük Devletini yeniden kurmak amacıyla ortaya çıkmıştır. 
3)- BABA ZÜNNUN İSYANI: Yozgat'da arazi meselesinden çıkmış gibi gösterilen bir Şii ayaklanmasıdır
4)- KALENDEROĞLU İSYANI: Konya'da Hacı Bektaş-ı Veli soyundan geldiğini ileri süren Kalenderoğlu tarafından çıkarılmış bir şii ayaklanmasıdır.

B)- AVRUPA İLE İLİŞKİLER (MACAR,AVUSTURYA,ALMANYA)

1)- BELGRAT'IN ALINMASI(1521): Macarlar'dan Belgrat'ın alınmasıyla Orta Avrupa'nın kapıları Osmanlılar'a açıldı.
2)- RODOS ADASININ FETHİ(1522): Rodos Sain Jean Şövalyelerinin elinde buluyordu. Şövalyeler Akdeniz'deki Türk ticaret gemilerine büyük zararlar veriyorlardı. Bu adanın alınmasıyla bu tehdit ortadan kalktı.

3)- MOHAÇ MEYDAN SAVAŞI(1526):
AÇIKLAMA: Bu sırada Avrupa'da Kutsal Roma Germen İmparatorluğu(Alman İmp.) ve başında da ŞARLKEN bulunmaktaydı. Şarlken Avrupa birliğini sağlamak amacıyla İspanya'yı ele geçirmiş, Fransa Kralı Fransuva'yı esir almıştı. Fransuva'nın annesinin isteği üzerine, Kanuni Fransa'ya destek olmak için II. Macaristan seferine çıktı ve Macarları Mohaç ovasında yendi.
Mohaç Meydan Savaşı: Macar ordusuyla yapılan savaşı Osmanlı Devleti kazandı. (1526)
Önemi: Bu zaferle Macaristan Osmanlı devletine bağlandı.
NOT: Kanuni Macaristan'ı Osmanlı topraklarına katmamış, himaye altına almıştır. Bunun nedeni Osmanlıların Kutsal Roma Germen İmparatorluğu ile Osmanlı Devleti arasında bir tampon bölge oluşturmak istemesidir.

4)- I. VİYANA KUŞATMASI(1529):
Bu sırada Avusturya'nın başında Şarlken'in kardeşi FERDİNAND bulunmaktaydı. Ferdinand Osmanlı himayesindeki Macaristan'a saldırınca Kanuni Sultan Süleyman harekete geçerek Viyana'yı kuşattı.
Ancak;
a)- Kış mevsiminin yaklaşması,
b)- Ağır topların getirilmeyişi,
c)- Erzağın yetersiz oluşu... gibi sebeplerle kuşatmayı kaldırarak İstanbul'a geri döndü.


OSMANLI DEVLETİ 1530

5)- ALMANYA SEFERİ(1532)
Sebebi: Avusturya Kralı Ferdinand'ın Kanuni'nin İstanbul'a geri dönmesinden sonra tekrar Macaristan'a saldırması.
Sefer: Kanuni Ferdinand ve Şarlkenle bir meydan savaşı yapmak umuduyla Almanya içlerine kadar ilerledi. Ancak Şarlken ve Ferdinand karşısına çıkma cesareti gösteremeyince İstanbul'a döndü.

İSTANBUL ANTLAŞMASI(1533):
Ferdinand'ın barış isteği üzerine İLK Osmanlı-Avusturya Antlaşması İstanbul'da imzalandı(1533).
Maddeleri:
1- Avusturya kralı protokol bakımından Osmanlı sadrazamına denk olacak.
2- Avusturya elinde tuttuğu Macar toprakları için Osmanlılar'a vergi verecek.
Önemi: Bu antlaşma Osmanlı Devleti'nin Orta Avrupa'daki üstünlüğünün bir kanıtıdır.
NOT: Bu üstünlük 1606 yılında yine Osmanlı Devleti ve Avusturya arasunda imzalanacak olan ZİTVATOROK antlaşmasıyla sona erecektir.

6)- OSMANLI-FRANSIZ İLİŞKİLERİ VE KAPİTÜLASYONLAR (1535)
İlk Osmanlı-Fransız ilişkisi Fransa kralı I. Fransuva'nın Almanya İmparatoru (Kutsal Roma Germen) Şarlken ile yaptığı savaşta esir düşmesiyle başlamıştı. Bunun üzerine Fransuva'nın annesi dönemin en güçlü devleti Osmanlı Devletinden yardım istemişti(1525). Bunun üzerine Kanuni Macaristan seferine çıkarak Mohaç'da Macarları yenmiş, sonrada Avusturya ve Almanya seferlerine çıkmıştı.
Kapitülasyonlar: Ticaret,hukuk, gümrük gibi alanlarda devletlerin birbirlerine tanıdıklar imtiyazlardır.
Kanuni Sultan Süleyman 1535'de Fransızlar'la KAPİTÜLASYON antlaşması imzalamıştır.

KAPİTÜLASYONLARLA İLGİLİ ÖNEMLİ NOTLAR:
1)- İlk ticari ayrıcalıklar Fatih döneminde Venediklilere verilmiştir.
2)- Kanuni'nin Fransızlarla kapitülasyon antlaşması yapmasının nedeni, Şarlken'e karşı Fransa'yı güçlü kılarak, Avrupa hırıstiyan birliğinin oluşmasını önlemekti.
3)- Bu antlaşma süresiz değildi. İki hükümdarın yaşadığı dönemde geçerli olacaktı. Ancak Kanuni'nin ölümünden sonra Fransızlar'ın isteğiyle 5 kez yenilenmiş ve I. Mahmut döneminde 1740'da sürekli hale getirilmiştir.
4)- Devletin gücünü koruduğu dönemlerde önemli bir sorun yaratmayan kapitülasyonlar, devletin gücünün azalmasına paralel olarak ve Avrupa'da sanayinin gelişmesiyle önemli bir sorun olmuştur.
5)- Başlangıçta sadece Fransızlar'a verilen bu haklar genişletilerek, diğer Avrupa devletlerine de verilmiştir.
6)- 1923 Lozan Antlaşmasıyla Kapitülasyonlar tamamen kaldırılmıştır.

C)- DENİZLERDE GELİŞMELER:
1)- RODOS ADASININ FETHİ(1522): Rodos Sain Jean Şövalyelerinin elinde buluyordu. Şövalyeler Akdeniz'deki Türk ticaret gemilerine büyük zararlar veriyorlardı. Bu adanın alınmasıyla bu tehdit ortadan kalktı.

2)- BARBAROS HAYRETTİN PAŞA'NIN OSMANLI HİZMETİNE GİRMESİ :
Barbaros Akdeniz'de faaliyet gösteren bir Türk korsanı idi. Kuzey Afrika'da başarılar kazanmış ve Osmanlılardan aldığı destek kuvvetlerle CEZAYİR'e sahip olmuştu. Osmanlı Donanması, kara ordusu kadar güçlü değildi. Bu yüzden Kanuni Sultan Süleyman Barbaros'u Osmanlı Hizmetine girmeye çağırdı. Barbaros'un bu teklifi kabul etmesiyle Osmanlı donanması güçlenirken, Cezayir de Osmanlı topraklarına katılmış oldu.

Barboros Hayrettin Paşa 
3)- PREVEZE DENİZ SAVAŞI(1538):

Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki Osmanlı donanmasıyla, Andrea Dorya komutasındaki Haçlı donanması arasında yapılan bu deniz savaşını Osmanlı Devleti kazandı.
Önemi: Preveze deniz zaferiyle Akdenizdeki Osmanlı Egemenliği kesinlik kazanmış, Akdeniz bir Türk gölü haline gelmiştir.

ANDREA DORİA


4)- NİCE(NİS) KUŞATMASI: Bu arada Fransa ile Şarlken arasında savaşlar devam ediyordu. Barbaros Fransa'ya yardım amacıyla Fransız donanmasıyla birleşerek Nis'i kuşattı ve kaleyi ele geçirdi.
5)- TRABLUSGARP'IN ALINMASI(1551): Sinan Paşa ve Turgut Reis 1551 yılında Malta Şövalyelerinin elindeki Trablusgarp'ı aldı.
6)- CERBE DENİZ SAVAŞI (1559): Andrea Dorya komutasındaki Haçlı Donanması ile Turgut Reis ve Piyale Paşa'nın komutalarındaki Osmanlı kuvvetleri arasındaki bu deniz savaşını Osmanlılar kazandı.
Önemi: Bu zaferle Akdenizdeki Osmanlı Egemenliği pekişti.

7)- HİNT DENİZ SEFERLERİ (1538-1553)
Sebepleri:
a)- Coğrafi keşifler sonucu baharat yolu önemini yitirmiş, Avrupalılar Ümit Burnu yoluyla ticaret yapmaya başlamışlardı. Portekizliler Hint Okyanusu'nda egemenlik kurmuşlardı.
b)-Hindistandaki GÜCERAT İSLAM DEVLETİ'nin Portekizliler'e karşı Osmanlılardan yardım istemesi.
Seferler: Osmanlı Devleti 1538-1553 yılları arasında bu bölgeye seferler düzenledi. Portekizlilerle savaştı. Ancak kesin bir üstünlük sağlayamadı. Yemen, Aden, Sudan ve Habeşistan'ın bazı kısımları bu seferler sırasında Osmanlı topraklarına katıldı.
Hint Seferlerinin Başarısız Olma Sebepleri:
a)- Osmanlı Devlet adamlarının hint yoluna gereken önemi vermemeleri,
b)- Osmanlı gemilerinin Okyanus şartlarına dayanıklı olmaması,
c)- Gücerat Sultanlığının Osmanlı Devleti'ne gereken yardımı yapmaması.
NOT: Osmanlı Padişahlarının halife olarak ilk yardım ettikleri müslüman ülke Gücerat'dır.

D)- OSMANLI-İRAN (SAFEVİ) İLİŞKİLERİ(1534-1555)
Kanuni Sultan Süleyman Döneminde İran üzerine 1534-1555 yılları arasında üç sefer yapılmış, İran Şahının barış istemesi üzerine savaşlar sona ermiştir. Sonuçta İki Devlet arasında AMASYA ANTLAŞMASI imzalanmıştır(1555).
AMASYA ANTLAŞMASI(1555): Bu antlaşmayla Tebriz, Azerbeycan'ın büyük kısmı, Doğu Anadolu ve Irak Osmanlılar'a bırakılmıştır.
NOT: Amasya Antlaşması ilk Osmanlı-İran Antlaşmasıdır.

KANUNİ'NİN SON SEFERİ VE ÖLÜMÜ: Kanuni Sultan Süleyman Zigetvar seferini düzenlemiş ve Zigetvar kalesini kuşatma sırasında ölmüştür. (1566). 

Yavuz Sultan Selim (1512 – 1520)

Yavuz Sultan Selim 9. Osmanlı padişahı ve Osmanlıda ilk halife olan padişahtır, 10 Ekim 1470’de doğdu. Babası Sultan İkinci Bayezid, annesi Gülbahar Hatun’dur. Gülbahar Hatun, Dulkadiroğulları Beyliği’ndendir. Yavuz Sultan Selim, uzun boylu, geniş omuzlu, kalın kemikli, Omuzlarının arası geniş, yuvarlak başlı, kırmızı yüzlü, uzun bıyıklı ve yiğit bir padişahtı. Sert tabiatlı ve cesurdu. İyi bir eğitim gördü.

 

Babası Sultan İkinci Bayezid, padişah olduktan sonra, askeri sevk ve devlet idareciliğini öğrenmesi için, Şehzade Selim’i Trabzon Sancağına vali olarak tayin etti.

 

Şehzade Selim, Trabzon’da devlet işlerinin yanında, ilimle uğraşır ve büyük âlim Mevlâna Abdülhalim Efendi’nin derslerini takip ederdi. Trabzon’u çok güzel idare eden Şehzade Selim bu arada komşu devletlerle de ilgilendi.

 

Valiliği sırasında Trabzon halkını rahat bırakmayan Gürcüler üzerine üç sefer yaptı. En önemlisi olan Kütayis Seferinde Kars, Erzurum ve Artvin illeri ile birçok yeri fethederek Osmanlı topraklarına kattı (1508). Buralarda yaşayan Gürcülerin hepsi Müslüman oldular.

İran'a yaptığı seferde Şah İsmail'i 12 saatte perişan etti. Şah İsmail'in iki karısı da esir oldu. Ordugâhtaki hazine ve altın taht ele geçirildi. İran'ın o zamanki başşehri Tebriz'e girdi. 2500 km.lik bir yolu yürüyerek gelip böyle parlak bir zafer kazanmak tarihte eşine az rastlanır şeylerdendir.

Adana, Gaziantep, Hatay, Urfa, Diyarbakır, Mardin, Siirt, Muş, Bingöl, Bitlis, Tunceli vilâyetlerini Osmanlı topraklarına kattı. Dulkadir Beyliği'ni, Musul, Kerkük ve Erbil'i Osmanlı hudutlarına dâhil etti. Eyyübi Melikliği'ni aldı.1516'da Mısır seferine çıktı. 27 Temmuz'da Ramazanoğulları Beyliği'ni ilhak etti. 24 Ağustos'ta Mısır Memlükleri ile Mercidabık Ovasında karşılaştı. Memlükleri kesin bir şekilde mağlup etti. 28 Ağustos'ta Halep'e girdi. 29 Ağustos 1516'da bütün mukaddes emanetler İstanbul'a getirildi. Suriye, Lübnan ve Filistin tamamen fethedildi. dersimiz.com

Kendi zamanına gelinceye kadar hiçbir hükümdarın göze alamadığı bir işi yaptı ve koskoca Sina Çölü'nü 13 günde geçti. Birinci Cihan Harbinde, yeni tekniğin verdiği imkânlarla bu çöl 11 günde geçilebilmiştir. (Türkiye Tarihi, Yılmaz Öztuna, Hayat Yayınları) 22 Ocak 1517'de Memlükleri Ridaniye'de tekrar yendi ve Kahire fethedildi. Yavuz, Memlük sultanının cenazesini bizzat omuzlarında taşıdı.

Kahire'nin fethinden sonra İstanbul'a gelen Mısır uleması ile Türk uleması Yavuz'un halife olmasını kararlaştırdı. Daha sonra Halife Üçüncü Mütevekkil Ayasofya Camiinde minbere çıkarak Yavuz'un hilâfetini ilân etti.

 

Yavuz,çok güzel ata biner, devrin en meşhur silahşörlerini alt edecek kadar iyi kılıç kullanırdı. Güreşmekte, ok atmada ve yay çekmede ustaydı. Savaştan hoşlanmakla beraber çok ince bir ruha da sahipti. Mütevazi bir kişiliği olan Yavuz Sultan Selim, her öğün yemekte tek çeşit yemek yerdi ve ağaçtan tabaklar kullanırdı.

 

Gösterişten hoşlanmaz, devlet malını israf etmezdi. Babasından devraldığı tatminkâr hazineyi ağzına kadar doldurdu. Hazinenin kapısını mühürledikten sonra, şöyle vasiyet etti:

“Benim altınla doldurduğum hazineyi, torunlarımdan her kim doldurabilirse kendi mührü ile mühürlesin, aksi halde Hazine-i Hümayûn benim mührümle mühürlensin“.

 

Bu vasiyet tutuldu. O tarihten sonra gelen padişahların hiçbiri hazineyi dolduramadığından, hazinenin kapısı daima Yavuz’un mührüyle mühürlendi.

 

Yavuz Sultan Selim, ataları hep sakal uzattıkları halde sakalını keserdi. Bunun sebebini soranlara “Sakalımı ele vermemek için kesiyorum” dediği rivayet edilir. 22 Eylül 1520’de, “Aslan Pençesi” denilen bir çıban yüzünden henüz elli yaşında iken vefat etti.

 

Hayatının son dakikalarında Yasin-i Şerif okuyordu. Kanûnî Sultan Süleyman, Fatih Camii’nde babasının cenaze namazını kıldıktan sonra, onu Sultan Selim Camii avlusundaki türbeye defnettirdi. Tarihçiler, Yavuz Sultan Selim’i, sekiz yıla seksen yıllık iş sığdırmış büyük bir padişah olarak değerlendirdiler.

 

Erkek çocukları: Kanuni Sultan Süleyman

Kız çocukları: Hatice Sultan, Fatma Sultan, Hafsa Sultan, Sah Sultan

 



Babasi:lkinci Sultan Murad
Annesi:Huma Hatun
Dogumu:29 Mart 1432
Vefati:1481
Saltanati:1451 - 1481 (30) sene

Fatih Sultan Mehmed Han Hazretleri, uzun boylu, dolgun yanakli, kirmlzi, beyaz tenli, kivrik burunlu, kollari adaleli ve kuvvetli bit padisahti. Devrinin en büyük ulemasindan birisi idi. Yedi tane yabanci lisan bilirdi. Âlim, Sâir ve sanatkârlari toplar ve onlarla sohbetten çok hoslanirdi. Gayet sogukkanli ve cesurdu. essiz bir kumandan ve idareci idi. Yapacagi isler hususunda, en yakinlarina bile hiç birsey sizdirmazdi.

Fatih Sultan Mehmed'in ömrü seferlerle geçti. Yikilmaz diye bilinen Bizans'i yikti. Ìstanbul'u fethetti.

Ayasofya kilisesini cãmiye çevirdi. Kiyamete kadar cãmi olarak kalmasini istedigi bu muhtesem mâbed için ,mükemmel bit vakfiye yazdirtti. (Basvekâlet Arsivi Tapu Defterleri No: 20, 27, 167, 251) 1127 sene kilise, 481 sene de cãmi olarak kullanilan Ayasofya, 1934'de müze haline getirildi.

Hz. Fatih, Enez'i, Galata ve Kefe'yi Osmanli topraklanna dahil etti. Limni, Ìmroz, Semendirek, Taçoz, Bozcaada ve Bosdan'i aldi. Belgradi muhasara ettigi zaman çarpismaya bizzat katildi. Alnindan ve dizinden ciddi sekilde yaralandi. 1458'de Mora'yi kismen, bir sene sonra da Sarbistan'i tamamen aldi. 1461'de Amasya'yi ve Ísfendiyar Ogullari Beyligini Osmanli topraklarina dahil etti. Trabzon Rum lmparatorlugunu ortadan kaldirdl. 1462'de Romanya, Yayçe ve Midilli'yi aldl. 1463 senesinde Papa'nin büyük gayretleri ile toplanan ve savasa katilan herkesin alti aylik günahinin affolunacagi ilân edilen 20 devletin katildigi bir haçli ittifaki ile 16 sene savastl. 1463'de Bosna'yl fethetti ve Hersek'i de tabiiyeti altina aldi. 1466'da Konya ve Karaman'i aldi. Arnavutlugu tamamen Osmanli topraklanna katti. 1470'de Agriboz'u aldl. Uzun Hasan'i Otlukbeli savasinda kesinlikle yendi. Zafer Sükranesi olarak kirkbin esiri salivererek, hürriyetlerine kavusturdu. 1476'da Bogdan'i Osmanh topraklanna katti. Otuz sene içinde tam yirmibes seferi bizzat kendisi idare etti. 900.000 bin kilometrekare olan topraklanm 2.214.000 kilometrekareye çikardi.

Fatih Sultan Mehmed, Venedikliler tarafindan tertiplenen tam ondört suikastten kurtuldu. Son suikastten ise kurtulamadi. Venedikliler, bu büyük hükümdari, aslen bir yahudi olan Maesto Jakopo isimli bir doktor vasitasiyle zehirleterek öldürmeye muvaffak oldular. Tarihçi Babinger'e göre bu suikastçi doktor, Yakup Pasa ünvani ile sarayin doktorlari arasinda bulunuyordu.

1481 Mayisinin üçüncü günü yine bir sefere çikmisken, Gebze'de ordugâhinda Persembe günü vefat etti. Papa, Büyük Hakanin ölümünde tam üç gün üç gece bütün kiliselerin çanlanni çaldirtarak sevinç ayinleri yaptirdi. Hz. Fatih 49 sene bir ay bes gün yasadi. Ìki imparatorluk,, dört krallik ve onbir prenslik yikan büyük hükümdarin cenaze namazini Fatih Camiinde Seyh Muslihiddin Mustafa Vefa Efendi Hazretleri kildirdi. Türbesi Fatih Camii yanindadir. (Allah rahmet eylesin.)

Hz. Fatih, Müslüman Türk Milletine yapmls oldugu büyük hizmetlerle, dünyanm en büyük hükümdarlarindan birisi oldugunu isbat etmistir. Ìstanbul gibi, cihanin bir incisi olan, bu muhtesem beldeyi Türk Milletine kazandirmistir. Yapmis oldugu çalismalar ile, memleketinde büyük çapta bir imar hareketini gerçeklestirmistir. Bugünün üniversitesi olan (Fatih Külliyesi)ni 1470 senesinde tamamlamis, lstanbul'u fethettigi zaman 8 tane kiliseyi camiye çevirmis, etrafindaki papaz odalarini da medrese yapmistir. Aynca bir çok Anadolu kasabasinda da medreseler yaptirmistir.

Hz. Eyyûb El - Ensârî'nin (r.a.) kabri Fatih zamaninda kesfedildi. Delâil-i Hayrat müellifi Seyh Sülevman Cezulî ve Allame Ali Kusi Fatih devrinde vefat ettiler.

Erkek cocukalari: Mustafa, Ikinci Beyazit,Cem, Korkut.

Kizi: Gevherhan Hatun

II. BAYEZİD  (1447-1512)

  • Doğum : 3 Aralık 1447-Dimetoka
  • Ölüm : 26 Mayıs 1512-İstanbul
  • Hüküm süresi : 22 Mayıs 1481 – 24 Nisan 1512
  • Önce gelen : II. Mehmed (Fatih Sultan Mehmed)
  • Sonra gelen : I. Selim

Sekizinci Osmanlı padişahıdır. Fatih Sultan Mehmet‘in Gülbahar Hatun’dan olan oğludur. Sarayda son derece iyi bir tahsil görmüştür. Şehzadelik hayatını geçirdiği Amasya sancak beyliğinde de birçok bilginler, sanatkarlar arasında yaşamıştır. 

Fatih Sultan Mehmet, kendisinden sonra Osmanlı tahtına kimin geçeceğini belirtmemiş, kanunnamesine de veraset hakkında bir kayıt koydurmamıştı. 3 mayıs 1481 ‘de Gebze’de öldüğü zaman, öbür oğlu Cem de Konya sancak beyiydi. Veziriâzam Karamanlı Mehmet Paşa, gerçekte Cem’e taraftar olmakla beraber, devlet büyüklerinin, yeniçerilerin isteğine uyarak, Bayezid’e babasının ölümünü bildirip onu resmen tahta davet etti. Öte yandan, Bayezid’den önce İstanbul’a gelmesi için, daha yakında bulunan Cem’e de gizlice haber gönderdi. Ancak, Cem’e giden haberci, yolda, Anadolu Beylerbeyi Sinan Paşa tarafından yakalanarak öldürüldü. Mehmet Paşa’nın niyetini anlayan yeniçeriler de ayaklanıp onu öldürdüler.

Bayezid’in oğlu Korkut, Fatih’in sarayında bulunuyordu. İstanbul’da başgösteren kargaşalığı yatıştırmak için, babası Amasya’dan gelinceye kadar onun vekili sayıldı, kendisine biat edildi. Nihayet Bayezid, İstanbul’a gelerek, tahta çıktı (20 mayıs 1481). Kendi lehine çalışmış olan İshak Paşa’yı veziriâzam yaptı. Yeniçerilere de cülus bahşişi dağıttı.

Cem Sultan - Bayezid çekişmesi

Cem’in tahta geçme tasarısı başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Üstelik, Fatih kanunnamesi, padişaha kardeşlerin öldürülmesi hakkında imkân da veriyordu. Bunu göz önüne alan Cem, Osmanlı tahtına geçebilmek için, Anadolu’da uyandırdığı sevgiye ve Karaman halkının yardımına güvenerek, ağabeyine karşı çarpışmaya girişti. Bursa’yı ele geçirip burada kendi adına hutbe okuttu, para bastırdı. O sırada Anadolu’nun kendisine bırakılması şartiyle kardeşiyle uyuşmak istediyse de, Bayezid, devletin bütünlüğünü parçalayacak olan bu teklifi kabul etmedi, Cem’in üzerine yürüdü.

Cem, Yenişehir civarında Bayezid kuvvetlerine yenilince, önce Konya’ya kaçtı, sonra Mısır Kölemen Sultanı Kayıtbay’a sığındı (28 haziran 1481 ). Devletini yeniden ele geçirmek isteyen Karamanoğlu Kasım Bey’le anlaşarak tekrar Anadolu’ya geldiyse de, bu sefer de yenildi. Bunun üzerine, Rodos şövalyelerine sığındı (1482). Bayezid, şövalyelerin reisi ile anlaşarak, her yıl vereceği para karşılığı Cem’in serbest bırakılmamasını sağladı. Şövalyeler, Cem’i memleket memleket dolaştırdıktan sonra Papa VIII. Innocentius’a teslim ettiler.

Papa, Cem’i Osmanlılar’a karşı bir koz olarak kullanmak istedi ve ona, hıristiyanlığı kabul etmek şartıyla Bayezid’in yerine saltanata geçmesine yardım edileceğini söyledi. Cem bu teklifi kabul etmedi. Fransa Kralı VIII. Charles de Haçlıların Kudüs Krallığını diriltmek düşüncesini gerçekleştirmek için Osmanlı İmparatorluğu’na karşı girişeceği harekette Cem’den faydalanmak istedi, onu Papa’nın elinden aldı. Fakat Cem’in zehirlenerek ölmesi bu tasarının gerçekleşmesine imkân bırakmadı.

Bayezid, Cem’in ölümüne kadar (mart 1495) büyük bir endişe içinde yaşadı. Cem’e karşı koymak üzere, Veziriâzam İshak Paşa’nın teşvikiyle Otranto’dan geri çağırdığı Gedik Ahmet Paşa gibi ünlü bir devlet adamını, bir müddet sonra öldürttü. Cem’in, FatihSarayı’nda rehin olarak bulunan, sonra kendisi tarafından gene aynı maksatla alıkonan oğlu Oğuzhan’ı boğdurttu. Bundan başka, Hıristiyan dünyasını kendi aleyhine çevirmemek İçin, dışarıya karşı yatıştırıcı bir siyaset güttü.

II. Bayezid Dönemi

II. Bayezid zamanı, dış münasebetler, büyük savaşlar bakımından oldukça sönük geçmiştir. Bununla beraber, sınırların korunması, Balkan Yarımadası’nın tamamen Osmanlıların eline geçmesi bakımından önemli olan bazı savaşlardan da kaçınılmadı. Mısır Kölemen Devleti ile yapılan savaşlar II. Bayezid devrinin en önemli siyasi olayıdır. Osmanlı – Mısır savaşları altı yıl sürdü (1485 – 1491 ), kesin bir sonuç elde edilemedi, savaşlar iki tarafın denkliğiyle son buldu.

Venedikliler’in saldırmalarıyla başlayan ve dört yıl süren (1498 – 1502) savaşta ise İnebahtı, Modon, Koron ve Draç kaleleri alındı, Venedikliler’in Mora’da, Arnavutluk’ta, Bosna’da hiçbir iddiada bulunmamaları şartıyla da barış imzalandı (ocak 1502).

II. Bayezid ihtiyarlığında yalnızlığı, ibadetle uğraşmayı herşeyden üstün tutar bir halegelmişti. Devlet idaresini vezirlerine bıraktı. Bu yüzden oğulları arasında, saltanatı elde etmek için, çatışmalar başladı. Bu sırada Bayezid’in dört oğulundan Ahmet Amasya’da, Selim Trabzon’da, Korkut Antalya’da, Şehinşah ise Cem’in yerine Karaman’da sancak beyiydiler. Bayezid, en büyük oğlu olan Ahmet’i öteki oğullarından üstün tutuyordu. Fakat kardeşler arasındaki saltanat çekişmesi, yeniçerilere dayanan Selim’in lehine sonuçlandı. Selim, saltanatı kendisine bırakmak zorunda kalan babasının yerine Osmanlı tahtına geçti (25 nisan 1512). Bayezid, bundan bir ay sonra Dimetoka’ya giderken yolda öldü (26 mayıs 1512). Cenazesi İstanbul’a getirilerek yaptırılan türbeye gömüldü.

II. Bâyezid âlim ve şair Osmanlı padişahlarından biridir. Hattâ babası Fatih SultanMehmet’ten sonra Osmanlı hükümdarlarının en bilginidir. Bestekâr olarak da tanınmıştır. 5 peşrev ve 3 saz semaisi zamanımıza kalmıştır. Onun devrinde İstanbul, İslam aleminin ilim merkezi haline geldi, iyi ata biner, iyi ok atardı. Saltanatının son yıllarındaki sakin hali ve dine karşı gösterdiği düşkünlük dolayısıyla «Bayezit-i Velî» diye anılmaya başlandı.

İstanbul’da kendi adını taşıyan cami (Beyazıd Camisi) ile imaret, medrese ve kervansaraydan başka Edirne’de Tunca kenarında cami, imaret, okul, medrese ve bir akıl hastanesi, Amasya’da cami, okul, medrese ve zaviyeler yaptırdı. Zamanında deniz kuvvetlerine büyük önem verildi.




Babasi:Celebi Sultan Mehmed
Annesi:Emine Hatun
Dogumu:1402
Vefati:3 Subat 1451
Saltanati :1421 - 1451 (30) sene

Ikinci Murad, uzun boylu, beyaz tenli, dogan burunlu ve gayet gözel yüzl bir padisahtl. Çok gözel konusurdu. Kendisinin en büyük saadeti, Fatih Sultan Mehmed gibì esine ender rastlanacak ve cok kiymetli bir zatin babasi olmakti.

Sultan Murad, sükúneti ve huzurlu yasamayi arzu eden fakat icap ettigi takdirde gayet hareketli, cesur ve hicbir seyden yilmayan bir kirnse idi. Otuz senelik saltanati müddetince, memleketini cok büyük bir san ve serefle idare ederek, emri altinda bulunan herkeste, dindar, ädil ve lütufkär bir padisah nämi birakmistir.

Sultan Murad'in cocuklugu Amasya'da gecti. 18 yasinda tahta cikti. säir ve hattatti. Cok iyi bir askerdi. Muradî mahlasiyle siirler yazmistir. Pek meshur siirlerinden birisi de sudur.

Varalim bir iki gün zikredelim Mevlâyi,

Bize ismarladilar mi bu yalan dünyayi

Zamaninda Venedik donanmasiyla harbedildi. Selänik yeniden fethedildi. Düzmece Mustafa isyani oldu ve bu isyani bastirdi. 1422' de istanbul'u muhasara etti. 1423'de Mora yeniden alindi. 1428'de Germiyan Beyligi Osmanlilara katildi. Venedik ve haclilara karsi Güvercinlik zaferi kazanildi. 1430'da Selanik yeniden alindi. 1438'de Bosna'ya hakim olundu. 1439'da Belgrad muhasara edildi. 1443'de haclilara karsi izladi Derbendi zaferi kazanildi. 1444 Temmuz'unda Segadin antlasmasi yapildi, fakat haclilar sözlerinde durmadilar. ikinci Murad küçük yastaki oglunu tahta çikarinca, ümide kapilarak Osmanli topraklarina girdiler.Oglu ikinci Mehmed (Fatih) ordunun basina babasini baskumandan tayin etti. Kasim 1444'de Varna Zaferi kazanildi. Varna Zaferinden sonra ikinci Murad tekrar tahta gecti. 1445'de Mora'ya ve Arnavutluga sefer acti. 1448 senesinin Ekiminde haclilar yeniden saldirdilar. Bu defa da ikinci Kosova Zaferi kazanildi. 1451 senesinde Sultan Murad bütün esirlerini saliverdi. 47 yasinda oldugu halde Edirne Sarayinda vefat etti. Vasiyeti özerine Bursa'da Muradiye Camìi yanina defnedildi. Mezarinin özerini örtmemeyi, kenarlarina hafizlarin oturup Kur'an okuyabilmeleri icin yerler yapilmasini ve Cuma günü mezara konulmasini vasiyet etmisti. Vasiyeti öylece yerine getirildi.

Sultan Murad zamaninda memleketin bir cok verlerinde, camiler. medreseler. Saraylar ve köprüler yapilmistir. Bunlardan birisi Edirne'deki "Üc Serefeli Cami"dir Cami'in yaninda bir medrese ve fakirler ìcin bir imarethane mevcuttur. Yine Edirne'de "Muradiye Camii"ni bina ettirmistir. Bu camiin duvarlari ve mihrabi son derece güzel Cinilerle süslenmistir. Bursa'daki "Muradiye Camii"ni ve Ergene Nehri özerìndeki 170 ayakli "Uzun Köprü"yü de Sultan Murad yaptirmistir.

Silsile-i Saadat-i Naksibendiyye'den. Hace Yakub Carhi (k.s), Seyh Emir Sultan. Haci Bayram Veli, lbn-i Haceri Askalâni. Muhammediye kitabinin muellifi Yazicizade Muhammed Efendi lkinci Murad devrìnde vefat eden büyüklerdir.

Erkek cocuklari : Fatih Sultan Mehmed, Ahmed, Alaaddin, Orhar, Hasan, Ahmed(II.)

Kiz cocuklari: Sehzade ve Fatma Hatun
Top