İlk Türk Beylikleri

Aydınoğulları

Aydınoğulları, 1308'de Aydın ve çevresinde kuruldu. Devletin kurucusu Aydınoğlu Mehmed Bey, Germiyanoğulları'nın subaşısıydı (ordu komutanı). Mehmed Bey, önce Germiyanoğullarına bağlı kaldı. So nra Bizans'tan Birgi'yi alıp başkent yapınca bağımsızlığını ilan etti. Ardından Ödemiş, Sultanhisar ve İzmir'i de topraklarına kattı. Ayasuluğ’da (bugünkü Selçuk) Aydınoğullarının ilk donanmasını kurdu.

Mehmed Bey’in 1334'te ölümü üzerine beyliğin başına oğlu Umur Bey geçti. Umur Bey Selçuk ve İzmir'de tersaneler kurdu ve donanmasını güçlendirdi. Sakız, Bozcaada, Eğriboz, Mora ve Rumeli kıyılarına akınlar düzenledi. Umur Bey Alaşehir'i de topraklarına katınca, Venedik, Ceneviz, Rodos Şövalyeleri ve Kıbrıs Krallığı'nın donanmaları birleşerek harekete geçti. Birleşik Haçlı donanması 1344’te İzmir'i ele geçiren ve Aydınoğulları bu savaşta donanmasını yitirdi.
Aydınoğulları, Umur Bey'in 1348'de ölmesinden sonra eski gücünü yitirdi. Denizden Haçlılara, karadan da Osmanlılara karşı koyamadı. İsa Bey, 1390'da topraklarını Yıldırım Bayezid’e bırakarak Tire'de oturmayı kabul etti. 1402’deki Ankara Savaşı'nda Yıldırım Bayezid'i yenen Timur Aydınoğullarına eski topraklarını geri verdi. Bir süre daha ayakta kalan Aydınoğulları, 1426'da II. Murad tarafından ortadan kaldırıldı.
Kadı Burhaneddin Devleti

Kadı Burhaneddin, 1343-1381 arasında Orta Anadolu’da hüküm süren Eretna Devleti'nin önce kadısı, sonra veziriydi. Eretna Hükümdarı II. Mehmed Bey ölünce, 1381’de Sivas’ta beyliğini ilan etti. Kayseri ve Sivas'tan oluşan beyliğin asıl topraklarına Samsun ile Erzincan’ı da kattı. Güçlü bir devlet kuran Kadı Burhaneddin, Orta Anadolu’da Osmanlılar, Memlûklar ve Karamanoğullarına karşı egemenlik mücadelesi verdi. 1398’de Akkoyunlulara karşı savaşırken öldü ve devleti de böylece son buldu.
Kadı Burhaneddin aynı zamanda şair ve bilgindi. İslam bilimleri konusunda kitapları ve şiirlerinin toplandığı Divan’ı (1980) vardır.
Çobanoğulları Beyliği

13. asırda Kastamonu ve çevresinde faaliyet gösteren Türkmen Beyliğin kurucusu Hüsameddin Çoban Bey, Kayı boyuna mensup olup, Anadolu Selçuklu Devleti'nin ileri gelen devlet adamlarından biriydi. Bunun isminden dolayı, kurduğu beyliğe, Çobanoğulları beyliği denildi. Hüsameddin Çoban, Birinci İzzeddin Keykâvus’un sultanlığı sırasında, Bizans’a karşı düzenlenen seferlere katıldı. Birinci Alâeddin Keykubad tahta çıkınca, bağlılığını arz etti.

Moğollar, 1223'te Kıpçak ilini işgal edince, bunu fırsat bilen Rumlar, Kırım sahilindeki Suğdak şehrini kontrolleri altına aldılar. Sultan Alâeddin Keykubad, Hüsameddin Çoban’ı Suğdak’ı zaptetmek için görevlendirdi. Hüsameddin Çoban da, sefere çıkarak Suğdak’ı zaptetti. Kıpçak hanının ve Rus hükümdarının Sultan Alâeddin’e itaatini sağladı. 1227 senesinde Kastamonu’ya döndü. Ölümünden sonra yerine, oğlu Alp Yürek geçti. Alp Yürek hakkında fazla bilgi bulunmamaktadır.

Alp Yürek’ten sonra yerine, oğlu Muzafferüddin Yavlak Arslan geçti. Yavlak Arslan zamanında Anadolu’da, birçok karışıklıklar oldu. Yavlak Arslan, İlhanlılara muhalefete başladı. Bunun üzerine İlhanlı hükümdarı Geyhatu, bir Selçuklu-Moğol ordusunu Kastamonu’ya gönderdi. Yapılan muharebede Yavlak Arslan öldü. Selçuklu sultanı İkinci Mesud, bu muharebede kendisine büyük yardımı dokunan Şemseddin Yaman Candar’a Kastamonu ve havalisinde Eflâni’nin idaresini verdi.

Yavlak Arslan’dan sonra yerine, oğlu Mahmud Bey geçti. Mahmud Bey zamanında Bizans topraklarına akınlar düzenlendi. Sakarya Nehrinin civarına kadar olan yerler fethedildi. Ancak, 1309 senesinde Candaroğlu Süleyman Paşa, bir baskın ile Kastamonu’yu fethederek, Çobanoğulları Beyliği’ne son verdi.
Saruhanoğulları Beyliği


Anadolu Selçuklu Devleti'nin çökmesi ve dağılmasıyla başlayan Anadolu beylikleri döneminde, 14. yüzyıl başlarında Batı Anadolu’da Manisa ve çevresinde kurulmuş bir Türk beyliğidir.
Saruhanoğulları, Avşar boyunun Saruhanlı kolundandır.
Manisa ve geniş anlamda çevresi Osmanlı'nın son dönemlerine kadar Saruhan vilayeti olarak anılmıştır. Manisa Osmanlı döneminde ayrıca, (tıpkı Amasya gibi) pek çok şehzadenin padişahlığa dönük olarak yetiştirildiği ve eğitiminin verildiği merkez olarak seçilmiştir. Aydınoğulların'a çok yakın olduğu için Aydınoğulları'yla çatışmalar yaşamıştır ve sonucunda yokolmuştur.
Dulkadıroğulları

Büyük Anadolu Beyliklerinden biri idi. Dulkadiroğulları, Mısır'daki Türkmen Memluk devletleri arasında güçlü ve uzun ömürlü bir beylik olarak görülmüştür. Kurucusu, Dulkadıroğlu Zeyniddin Ahmed Karaca Bey'dir. Bazen Memlüklere, bazen Osmanlılara tabi olmuş, fakat en çok Osmanlılarla işbirliği yapmış ve Osmanlı sarayı ile akrabalık kurmuşlardır.

Elbistan başkent olmak üzere Maraş, Kayseri, Elazığ, Ayıntap, Malatya, Adıyaman vilayetlerinde hüküm sürdü. 1522 yılında Osmanlı topraklarına girdi
Dulkadırlılar Oğuzların Bozok kolundandır. Onların ilk reisi Zeyneddîn Karaca Bey, Eratna Bey'in elinden Elbistan'ı zabtetmiş ve Memlûk saltanı Melik el-Nâsır Muhammed'den nâiblik menşuru alarak Dulkadırlı Beyliği'ni kurmuştu.

Karaca Bey zaman zaman Memlûk sultanlarına itaat, bazan da onlardan ayrılarak Haleb şehrini tehdid ediyordu. Ayrıca Sis Ermeniler ile başarılı mücadelelerde bulunmuştu. Halep taraflarında da bir çok yer zapteden Karaca Bey bu başarılarına güvenerek "Melik üz-Zâhir" unvanı ile hüküdarlığını ilân etti (1348). Ancak Memlûk Devleti'ne isyan eden Haleb valisi Bay-Buğa'yı sultana teslim etmemesi onun ortadan kaldırılmasına yol açtı.
Karaca Bey'den sonra oğlu Halil Bey ve Mehmet bey Memlûklular tarafından Elbistân valiliğine tayin edildi.

Timur'un Elbistân, Malatya ve Besni'yi alıp tahribi üzerine Mehmed Bey ona itaate mecbur oldu. Mehmed Bey Çelebi Mehmed Sultan ile iyi münasebetlerde bulundu. Buna mukabil Ramazanoğulları ve Karamanoğulları'na karşı daimî surette savaştı. Memlûklular bu hizmetine karşılık ona Kayseri şehrini verdiler.

Mehmed Bey 1442den sonra yerine oğlu Süleymân Bey geçmişti. Süleyman Bey Osmanlılar ve Memlûklulara kız vererek akrabalık tesis etti ve bu devletlerle olan dostluğunu sürdürerek Dulkadırlı Beyliği'nin varlığını korudu. Daha sonra beyliğe zaman zaman Osmanlı ve Memlûklu Devletleri'nin müdahale ederek kendi adaylarını Dulkadırlı beyi tayin ettirmişlerdir. Alâaddin Devle Bozkurt Bey (1479-1515) Osmanlıların desteğini sağlayarak beyliğin başına geçmişti.

Ancak o da Osmanlılara cephe alınca. dört oğlu ile beraber öldürüldü. Yerine Ali bey tayin edildi. Ali Bey, Sultan I. Selim'in Mısır seferinde ve daha sonra Şam valisi Canberdi Gazâlî isyanında Osmanlılara önemli hizmetlerde bulundu, fakat kıskanç Ferhat Paşa'nın onu sultana fitnelemesi üzerine öldürüldü daha sonra Osmanlılar Dulkadiroğulları beyliğini ilhak ederek son vermiştir.
Top