Nüfus Ve Yerleşme Ünitesi

NÜFUS NEDİR?

 

 Nüfus: Sınırları belli bir alanda yaşayan insan sayısıdır.

 Nüfus Yoğunluğu: Bir yerde kilometre kareye düşen insan sayısıdır. Belli bir alanda yaşayan nüfusun, o alana oranıdır. Ülkenin genişliği ve toplam nüfus hakkında bilgi verir. Kişi/km2 olarak gösterilir. Nüfus yoğunluğunu bulmak için;

 
   

Nüfus Yoğunluğu = Toplam İnsan Sayısı x100

                                          Yüzölçümü

İnsanların beslenme, sağlık, eğitim vb. ihtiyaçlarını belirlemek, bunun için gerekli planlamaları ve yatırımları yapmak amacıyla nüfus sayımı yapılır.

Nüfus sayımı sonucu; yalnız insanların sayısı belirlenmez, nüfusun eğitim durumu, yaş ve cinsiyet durumu, ekonomik ve sosyal nitelikler, kırsal-kentsel nüfus özellikleri, nüfus artış hızı gibi özellikler de belirlenir.

Türkiye’de ilk nüfus sayımı, 1927 yılında yapılmıştır. İkinci sayım 1935 yılında yapılmış, 1990 yılına kadar her 5 yılda bir düzenli olarak nüfus sayımı yapılmış, 1990 yılında nüfus sayımlarının 10 yılda bir yapılacağı kararlaştırılmıştır.

Ülkemizde nüfus sayımlarıyla görevli olan kurum Devlet İstatistik Enstitüsü’dür. Ancak DSİ (Devlet İstatistik Enstitüsü)’nin adı 2005 yılında TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) olarak değiştirilmiştir.

Nüfus Artışı: Sınırları belli bir alanda, belirli bir süre içinde meydana gelen insan sayısındaki çoğalmaya denir.

Bir yerdeki nüfus artışı; doğumlara, ölümlere, göçlere, sağlık ve beslenme olanaklarının artmasına bağlıdır. Bir yerde doğum oranı ölüm oranından fazla ise orada nüfus artışı var demektir. Nüfusun bu şekilde çoğalmasına Doğal Nüfus Artışı denir.

Nüfus Artışının Sonuçları

  • İşsizliğin artar
  • Üretimin yetersiz kalır
  • İç ve dış göçlerin artar
  • Gecekondulaşma olur
  • Doğal kaynakların azalır
  • Çevre sorunlarına neden olur
  • Sağlık ve eğitim hizmetleri zorlaşır
  • Elektrik, su ve ulaşım hizmetleri aksar
  • Ülkenin kalkınma hızının yavaşlar
  • Kişi başına düşen milli gelirin azalır

Türkiye’de nüfusun ve nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu bölge; Marmara Bölgesi, en az olduğu bölge; Doğu Anadolu Bölgesi’dir.

Nüfusun Dağılışını Etkileyen Faktörler  

                          

A.     Beşeri Faktörler

o   Sanayileşme

o   Tarım

o   Yeraltı kaynaklarının işletilmesi

o   Ticaret

o   Turizm

o   Ulaşım

B.     Fiziki Faktörler

o   İklim özellikleri

o   Yer şekilleri

o   Toprak özellikleri

o   Su kaynakları

NOT: Nüfus dağılımında beşeri faktörler daha çok etkiliyse, o ülke sanayileşmiş ve gelişmiş ülke demektir.

NOT: Osmanlı padişahı II. Mahmut döneminde 1831 tarihinde nüfus sayımı yapılmış, sadece erkekler sayılmıştır. Bunun nedeni, asker sayısını tespit etmektir.

NOT: 2006 yılından itibaren nüfus sayım sistemi değişmiş, adrese dayalı nüfus sayımı yapılmaya başlanmıştır (vatandaşlık numarası esas alınarak).

Dünya’da Nüfusun Yoğun Olduğu Yerler: Dünya nüfusunun büyük bir bölümü uygun yaşama koşulları taşıyan ılıman iklim kuşağında toplanmıştır. Dünya’da sık nüfuslanmış alanlar :
Muson Asyası: Asya kıtasının güney ve güneydoğusundaki ülkeleri kapsayan bu bölgede, bol yağışlı iklim nedeniyle pirinç ve çay tarımı önem taşır. Dünya’nın en kalabalık ülkeleri olan Çin Halk Cumhuriyeti ve Hindistan bu bölgede bulunmaktadır.
Akarsu Havzaları: Tarım koşullarının elverişli olduğu Ganj, İndus, Fırat, Nil gibi akarsu havzaları sık nüfuslanmıştır.
Avrupa: Madencilik, endüstri ve ticaretin çok geliştiği Avrupa’nın bütünü sık nüfuslanmıştır.
Japonya ve Kuzey Amerika’nın doğu kıyıları: Sanayileşmenin ve kısmen madenciliğin etkisiyle sık nüfuslanmıştır.

Dünya’da Nüfusun Seyrek Olduğu Yerler: İklim koşullarının olumsuzluğuna bağlı olarak nüfusun çok az olduğu, tenha yerlerdir.
Soğuk Bölgeler: Kuzey Kutup Dairesi içinde bulunan Grönland, Alaska, Kanada’nın Kuzeyi, İskandinav Yarımadası ve Sibirya’nın kuzey bölgeleri düşük sıcaklık nedeniyle seyrek nüfuslanmıştır.
Yüksek Dağlar: İklim koşullarının her türlü ekonomik faaliyeti, özellikle tarımı sınırlamasına bağlı olarak seyrek nüfuslanmıştır.
Sıcak ve Nemli Ekvatoral Bölgeler: Tropikal kuşakta, Amazon, Kongo havzaları gibi alçak yerler, yüksek sıcaklık, aşırı nemlilik, sık ormanlar ve geniş alan kaplayan bataklıklar nedeniyle az nüfuslanmıştır. Bu bölgede nüfus, iklim koşullarının elverişli olduğu yüksek kesimlerde toplanmıştır.
Nüfuslanmamış Yerler
İklim ve zemin koşulları nedeniyle insanların yerleşmesine elverişli olmayan, nüfuslanmamış yerlerdir.
Kutup Bölgeleri: Güney Kutup Bölgesi’nde bulunan Antartika Kıtası 14 milyon km2 genişliktedir. Kalın buzullarla kaplı bir kıta olduğu için nüfuslanmamıştır.
Bataklıklar: Bataklık, yağış miktarının fazlalığı nedeniyle, toprağın çok ıslak olduğu, yer yer suların yüzeyde biriktiği yerlerdir. Yerleşmeyi ve ekonomik faaliyeti sınırlandırdıkları için nüfuslanmamıştır.
Çöller: Dönenceler çevresindeki Meksika, Büyük Sahra, Arabistan, Kalahari, Avusturalya çölleri ile Asya’nın iç kesimlerindeki İran, Kızılkum, Karakum, Taklamakan ve Gobi çölleri, insanların yaşamasına ve yerleşmesine uygun değildir. Bu nedenle nüfuslanmamıştır. Ancak vaha adı verilen sulak yerlerde az da olsa nüfuslanma görülür.

GÖÇ: Doğal afetler, ekonomik ya da toplumsal nedenlerle birey veya toplulukların yer değiştirmesidir. “İç göç” ve “dış göç” olarak ikiye ayrılır:

1. İç Göç: Ülke içinde yapılan göç.
2. Dış Göç: Ülke dışına yapılan göç.

Beyin Göçü: Kariyer sahibi kişilerin (doktor, mühendis, iktisatçı gibi) başta Avrupa ve ABD olmak üzere başka ülkelere gitmesine denir. Beyin Göçünün Nedenleri:

  • Sanayileşmiş ülkeler, nitelikli iş gücünü ülkelerine çekmek için onlara yüksek ücret ödemektedir.
  • Gelişmiş ülkelerde çalışma koşulları kolaydır.
  • Göç gönderen ülkelerde, sanayi ve ticaretin yeterince gelişmemesi sonucu nitelikli iş gücünün kendine uygun iş bulmakta zorlanması.

SOSYAL GÜVENLİK KURUMLARI

Sosyal güvenlik kurumları; hastalık, işsizlik, yaşlılık, çocuk yetiştirmek, kira giderleri, yol giderlerini karşılayan sosyal olanaklar sağlar. Ülkemizde 3 sosyal güvenlik kurumu vardır:

EMEKLİ SANDIĞI: Tüm devlet kurumlarında memur kadrosunda çalışanlar ve bakmakla yükümlü oldukları kişilerin sosyal güvenliklerini sağlamak amacıyla kurulmuştur.

BAĞ-KUR: Belirli bir prim karşılığında, devlet eliyle esnaf, sanatkârlar ve bağımsız çalışanlar ve bunların bakmakla yükümlü oldukları kişilerin sosyal güvenliklerini sağlamak amacıyla kurulmuş bir sosyal güvenlik kuruluşudur.

SSK (Sosyal Sigortalar Kurumu): Özel işletme, kuruluş ve fabrikalarda çalışanların ve bunların bakmakla yükümlü oldukları kişilerin sosyal güvenliklerini sağlayan bir kuruluştur.

Hiçbir sosyal güvenlik kurumuna bağlı olmayan, hiçbir geliri, taşınmazı (ev, araba, arsa vs.) olmayan vatandaşlara devlet tarafından Yeşil Kart verilmektedir.

YERLEŞME VE SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜ

  1. Hazine (devlete ait) ve özel arazilere yerleşme yapılmaz.
  2. Tarihi eserlerin yer aldığı yerlere ve devlet tarafından koruma altına alınmış yerlere seyahat edilir, ancak yerleşilemez.
  3. Halk sağlığını, güvenliğini tehdit eden yerlere yerleşme ve seyahat yapılamaz.

A.     Beşeri Faktörler

o   Sanayileşme

o   Tarım

o   Yeraltı kaynaklarının işletilmesi

o   Ticaret

o   Turizm

o   Ulaşım

Yorum bölümü sadece üyelerimize açıktır...

Top